uzun mesaj

onemsediğim biriyse atmaz. öyle bi mucizeyle karşılaşmadım. ola ki attı diyelim her cümlesini ezberler, kelimeler arasındaki boşlukları tamamlamak icin günlerce kafa patlatırım. önemsiz biriyse en iyi ihtimal msjin başı ortası ve sonunu okur, ortalama bise yazar yollarim. diğer seçenek ise "görüldü"

bi kere doğum günümde gelmişti hediye almaktan kurtulma amaçlı yazıldığını düşünüyorum. onun dışında hiç görmedim arada ordan burdan duyuyorum

o mesajı atan mal insan benimdir. bir yazmaya başlayınca duramayıp yardırıyorum karşıdan da genelde 2 3 kelimelik cevaplar geliyor.

her sabah geliyor ama bugün mesaj atanı tersledim biraz. saat 14:58'den beri mesaj gelmiyor. köpek gibi pişmanim şimdi ama elimden birşey gelmiyor...

uzun mesaj okuyamıyorum ya uzatmadan ne diyecekseniz deyin işte sonra "kısa kes sen kahraman tazeoğlu musun?" deyince biz suçlu oluyoruz

en sevdiğim! tek tek okur, her cümleye bir yanıt vermeye gayret ederim. :)

overdose kpss-a çalışıyorum, moral motivasyon olsun diye ilgi istiyorum beni hep artılayın lütfen hayırlı geceler

uzun zamandır muhattabı olmadığım iletişim şekli. içeriği ve mesajı kimden aldığın da duyguyu hayli değiştirir sayın sözlük. gratis indirimdeki ürünleri de sayıya olabilir yani...

çok iyi hissetirmiyor mu

doğum günlerinin vazgeçilmezi

mesaj geldi de kısası uzunu mu dert oldu

uzun mesaj geldi ama keşke kısa gelseydide böyle olmasaydı

o ne ya bana kimse öyle bisi atmıyo bkz. cocuklara nerdesiniz diyorum 'park '

anlamıyorum ya anlamıyorum bana uzun mesaj atmayın sona gelince başı unutuyorum diyorum yok illa altıyüzonyedi kelime mesaj

uzun mesajları genelde ayrılırken alıyorum sjsjsks

benim gibi uyuyakakalan bir manitaniz varsa gece yatmadan uzun mesaji yazin da sabah mutlu uyansın (bkz: ona kucuk suprizler yapin)

ya ben uzun cumleler halinde mesaj yazamama sorunum var cumlenin basinda nelere degindigimi unutupyo tekrar okuyup devam ediyom sonra baya uzunsa yine unutup yine bastan okuyup cumleleri toparlamaya ugrasiyom cok yorucu heleki okuyan bi bok anlamamissa lan bosuna mi ugrastim ben cumlelerimi telafuz etmeye s-ktir git sen masal oku diyesim geliyo deger verip yazmayacan boylelerine aslinda tek cumleyle bitircen isi yormiycan kendini ne b-k anlamak istiyosa anlasin sonrada

ne aldım ne attım.

turkcell fatura bilgi. bize anca bu. olsun.

uzun mesaj atmayı da almayı da çok seviyorum. birkaç kelime uzun yazınca karşındakine daha mı fazla değer vermiş oluyorsun veyahut o yazdığında ondaki kıymetin daha fazla mı oluyor demeyin, cidden mesajın sonuna kadar okurken şekilden şekile bürünen yüzüm, gün boyu eksilmeyen tebessümüm ve pozitif enerjimle resmen mutlu bir insan oluveriyorum. bilhassa 00.00'da atılan uzun doğum günü mesajları beni kalbimden vuruyor. ve bu konuda tamamen empati kuruyorum. nasıl sevdiğim kişiden uzun mesaj aldığımda mutlu olacağımı biliyorsam aynı şekilde değer verdiğim insana bir şeyler yazarken okuyacağı anı hayal edip onun tebessümünü ve dolan gözlerini canlandırıyorum kafamda. birini mutlu edecek olmanın mutluluğuyla daha bir duygu katıyorum yazdıklarıma. ya güzel bir şey anlayın artık bunu, hayat kısa ve tüm güzellikleriyle yaşamaya değer. mutlu edin, mutlu olun. zor değil :)

saçmalık. uzun mesaj atıldığı zaman başından ve sonlarından birkaç cümle okuyup geçiyorum. kısa ve öz yazılması tercihim.

genelde sizin yazdığınız anda ki duygular karşı taraftakinin duygularıyla aynı olmaz ama

uzun mesaj atana kadar birkaç mısra şiir yazmak daha mantıklı.

yazmayı sevmem ama okumaya bayılırım bekliyorum mesajlarınızı değerli sözlük halkı

yüz yüze gelinemediğinden hisleri kelimelerle anlatmaya çalışmaktır ama çoğu zaman cümle tekrarından öteye geçmez.

birçok kez saatlerce aralıksız mesajlar yazmıştım gece 3lerde 4lerde ya görüldü oluyor ya da kısaca bir iki cümle oluyordu karşılığı..

en son uzun mesaj aldığımda sevdiğim adam ayrılmamız gerektiğini yazmıştı

yaprak sarması sarmaya benzer. uzun uzun emek verilse bile tüketilmesi aşağı yukarı birkaç dakikadır.. az evvel yeşil üzerinden bir dosta 40 paragraflık bir mesaj attığımda bu kanıya vardım. mesajı yazmaya başladığımda şarjım %35 civarıydı. şu an %11.. niye böyle oluyor anlamıyorum. nedense en istikrarlı mesajlaşmalarım aynen bu şekilde. hani yeşil yanınca "mektup" simgesi beliriyor ya, aynen o hesap. bundan mütevellit de yaptığım şey için, mesajlaşmaktan ziyade mektuplaşıyorum desem daha doğru olur. not: geri dönüş almalar ve karşılık vermeler biraz rötarlı olsa da, sohbetin demli tadına diyecek yok..

genelde hiçbir şeyi kısa tutamam; entry, mesaj hatta yorumda bile. inadına lafı dolandırmayı seviyorum , daha doğrusu yanlış anlaşılma korkusundan kaynaklanıyor bu. açıklama açıklamayı doğuruyor bende. bir de yazarken karşıdakini düşünmem hiç, kendi kendime muhabbet ediyor gibi konuşurum da konuşurum. ayrıca uzun yazıdan sonra acayip bi rahatlama hissi de oluşuyor bende, birazda bu bencilce tavrımdan kaynaklı sanırım.

değeceğini düşündüğüm insana, değeceğini düşündüğüm bi olay üzerine yazarım sadecee

uzun zamandir yazmadigim, hic de yazdirmadigim mesaj türü. o uzun mesajlar sonrasinda pek de bir sey degismiyormus. degismek isteyen, iyi olmak isteyen her turlu iyi oluyormus. benim pek katki payim yokmus. ya da katki payimin olmasini istememistir karsi taraf, bilemem -ki eger boyleyse cok fena durummus be. velhasil kelam, seviyorsan seviyorum diyeceksin. sag olsun biri yasatti, dumura ugratmisti. en dogrusu buymus, o gun anlamistim. soyleyeceklerim bu kadar sozluk. i̇yi aksamlar :)

her 2 kelimeden biri "seviyorum, canım, aşkım, özledim, sarılacağım" falansa insanın okuyası gelmiyor. kimsede ben okuyorum diye yalan atmasın, okuyan zaten acemidir :d hani okullarda kompozisyon yazın diyorlar ya, hah işte o kompozisyon burada devreye giriyor. siz kendinizi ne kadar güzel anlatırsanız, araya da şiirlerden kesitler verirseniz ve fazla pohpohlamazsanız o mesaj olmuştur. kopyalayıp arkadaşlarınıza verin onlarda faydalansın :p